Benim Adım Mülteci Değil
Yaşadığın yer artık güvenli değilse ne yaparsın? Evini geride bırakmak zorunda kalsaydın neler hissederdin? Evet, tamam, çok zor, ama aynı zamanda heyecan dolu bir macera… Upuzun bir yürüyüş, merak dolu bir bekleyiş… Sen olsan yanına neler alırsın? Yolda hangi oyunları oynarsın?
Birlikte yaşamaya dair, sevgi ve empati dolu, ibret verici bir öykü… Çizeri, bu öyküyle Victoria & Albert Müzesi’nin İllüstrasyon Ödülü’ne layık görülmüş.
"Benim Adım Mülteci Değil” adlı kitap, savaşı ve göçü, küçük bir oğlan çocuğunun yolculuğu üzerinden anlatıyor. Bu yolculuk, küçük okurlara ve onların ebeveynlerine, ülkesinden ayrılmak zorunda kalan çocukların toptancı bir bakışla, yalnızca "mülteci” olarak damgalanamayacağını hatırlatıyor. Onlar da tıpkı bütün diğer çocuklar gibi, en az onlar kadar özel ve onlar kadar birbirine benzer… Akıllı, duygulu, meraklı, masum, hep oyun oynamak isteyen, sevgi ve güven beklentisi içinde birer çocuk hepsi… Ve hepsinin birer adı var.