Hititlerde Büyü ve Ayin
Yerel, ulusal ve görsel basında büyü, büyücülük ve üfürükçülükle ilgili olarak bir habere tesadüf edilmediği bir gün hemen hemen yoktur desem abartmış olmam herhalde. Bu haberlere konu olan madurlar ya paralarını kaptırmışlardır ya istismara uğramış ya da taciz edilmişlerdir ama yine de uslanmamışlardır. Yakalanan üfürükçülerin basına yansıyan ifadelerinden anlaşıldığı kadarıyla onlar yaptıklarından hiç de pişman değillerdir ve dahası bunlar kötü bir şey de yapmamışlardır zaten. Bilakis halkın bir müşkülünü çözmüşlerdir. Onlara göre bu kişiler, dedelerinin ya da ninelerinin el vermesiyle "Allah'ın bir hediyesi olarak kendilerine bahşedilen bir ilim" yoluyla güçlerini cinlerden ya da ruhanî varlıklardan alan seçkin kişilerdir.
Büyücüler, aldıkları ücret karşılığında muska ile birlikte tılsımlı olduğunu ifadelendirdikleri kâğıt üzerine "rukye" olarak nitelendirip -Ayet ya da Hadislerden derlenmiş- duaların mürekkepli kalemle yazıldığı kâğıtları -Hititlerin büyüledikleri malzemeyi bir gece boyunca çatıda yıldızların altında beklettikleri gibi- sabaha kadar suda bıraktırıp bu suyu şifa niyetiyle içmelerini ve ardından yıkanmalarını hep salık verip durdular şifa arayanlarına. Hatta Hititlerin bazı büyüleri icra etmek için yolların kesiştiği noktaları tercih ettiği gibi günümüzde yazılan muskaların, dört yol ağzında bir köpeğe yedirilmesi tavsiyelerinde bulunulması bile büyüyü yaptıran tarafından gönül rızasıyla verilen bu ücretin içine dâhil edildi.
Hitit kil kitaplığından seçmeler üst başlığı ile kaleme aldığım bu çalışmanın onuncu cildinde Hitit büyülerini içeren kil kitapların tercümeleri bağlamında bu ve diğer pek çok konunun izi sürülebilecektir.